Siber Güvenlik Trendleri 2020: Teknoloji gittikçe akıllanıyor, peki ya biz?

Sonraki hikaye
Amer Owaida

2019’un sonuna yaklaşırken ESET uzmanları, yeniliklerin gizliliğimizi, güvenliğimizi ve hayatımızı çok uzak olmayan bir gelecekte nasıl etkileyeceğine dair öngörülerini sunuyor.

 

2019 oldukça çalkantılıydı ama sona geldik. Hepimiz umut ve beklentilerle dolu bir yeni yıla adım atmadan önce, yıllık Trendler raporumuzda, önümüzdeki yılın hepimizin için neler yapabileceğine bakmak için bir adım geri çekiliyoruz.

Geçtiğimiz yıl, yaklaşan teknolojilerin hızlı bir tempoda benimsenmesi konusunda bir artış görüldü. Gündelik öğeler daha akıllı ve daha bağlı hale geliyor. O kadar ki şirketler, operasyon verimliliklerini arttırmak ve milyonlar kazandırmak için onları işletmelere dahil ediyor. Hatta şehirler bile akıllı şehir kimliğini gururla sergileyebilmek amacıyla bu çözümleri uygulamak için yarışıyor. Fakat şehirler, yaşadıkları fidye yazılımı saldırılarından sonra bu sorumluluğu üstlenmeye hazır mı?

Makine öğreniminin (ML) ilgi görmesiyle birlikte birçok görev basitleştirildi. Veri yığınlarını elemekten tekrarlayan işlerle uğraşmaya kadar, öğrenme mekanizması sistemlerin sorunlarla başa çıkma biçimini geliştirmelerine olanak tanır. 2019'da ML daha ciddi bir konu nedeniyle şöhret kazandı - deepfake'in yükselişi. Bu teknoloji “görmek inanmaktır” popüler deyişini oldukça yararsız hale getirir. Deepfakes, kamu şahsiyetlerinin itibarına zarar vermek ve hatta kamuoyu mahkemesini etkilemek için kullanılabilir. Bu teknoloji aynı zamanda daha az şeytani bağlamda da kullanıldı: FaceApp kısa bir süreliğine popüler oldu ancak uygulamanın kendisi gizlilik kaygılarını da yükseltti. Trendler, önümüzdeki aylarda deepfakes ve diğer ML odaklı teknolojilerin hayatlarımızı nasıl etkileyebileceğine ışık tutuyor.

 

Kamuoyu mahkemesi gelecek yıl, özellikle ABD başkanlık seçimleri sürecinde önemli olacak. Daha da önemlisi sahte haberler, Collins'in 2017 yılı kelimesi, düzenli bir görünüm kazanacak. Sahte haberler, seçim hileleri ve dış müdahalelerle yakından ilişkilidir ve yanlış bilgi ve sahte haberlerin sadece siyaseti değil, günlük hayatımızı da nasıl etkilediğini düşünmek için bir adım geri çekilmeye değer. Kampanyalar ciddi olarak başlatıldığında bizi bilgi saldırısına hazırlayabilecek olan önceki seçimlerden hangi dersler çıkarılabilir? Trendler 'yanlış' bilgi sisinde gezinmeye yardımcı olacaktır.

Gizlilik, 2016 seçimlerinden sonra dolaylı olarak ortaya çıkan bir başka konudur. Cambridge Analytica skandalı, dünyanın büyük bir bölümünün gizliliğe nasıl yaklaştığını yeniden değerlendirmesine sebep oldu. ABD'de bu durum büyük teknoloji şirketleri söz konusu olduğunda ve kullanıcılarının verilerini nasıl koruduklarına dair bir şüphe ortamının oluşmasına dönüşmüştür. Gizlilik sorunu ve şirketlerin kullanıcıların verilerini nasıl ele aldığıyla ilgili mevzuat tanıtılmıştır. Ama fikir birliği, sorunların yeterince hızlı ele alınmadığı yönünde. Şirketler gizlilik önlemlerini sonra düşünülecek bir şey olarak değil, ürünlerinin temel taşı olarak ele almalıdır. Bu da şu soruyu akla getiriyor: Şirketler ve hükümetler veri gizliliğini korumak için daha fazla neler yapabilir?

Tüm teknolojik değişiklikler, bazen ayak uydurmanın zor olduğunu hissettirebilir. En gözle görülür değişiklikler günümüz dijital çağının taleplerini karşılamaya çalışan şirketler ve kuruluşlarda görülebilir. Dijital dönüşüm yolculuğuna çıkan şirketler için en önemli çıkarım, iyi siber güvenlik uygulamalarının değerini asla küçümsememeleri gerektiğidir. Devam eden dijitalleşme aynı zamanda toplumumuzun işleyişini de dönüştürüyor. İnsanlar haklarının daha farkındalar ve verileri için daha iyi koruma talep ediyorlar, ML gibi teknolojiler çok hızlı bir şekilde ilerliyor ve bazı şirketlere rekabette üstünlük sağlıyor ve bilgisayar korsanları girişimlerini kurumsal bilgi hazinelerini ihlal etmek için artırıyor. Trendler, kuruluşların dijitalleşme yarışını kazanmaya çalışırken karşılaştıkları tüm zorluklara bakıyor.

Ancak yılın sonuna geldiğimiz şu günlerde, yarışa ihtiyacımız yok; yavaşlayalım ve geçen yılın bize verdiği tüm derslere bakalım, böylece daha iyi ya da belki de daha güvenli bir yeni yıla girebiliriz.